Gerek Osmanlı mimarisinin
gerekse Mimar Sinan’ın eserlerinin en önemli başyapıtlarından biridir. Mimar
Sinan’ın 1568 yılında 2. Selim Han’ın emirleriyle yapımına başlayıp 1574
yılında bitirdiği Selimiye Camii Edirne’nin de en ünlü mekânlarından biri
olmuştur.
Selimiye
Camii’nin 27 Kasım 1574 yılında ibadete açılması planlanmışsa da 2. Selim’in
ölümünden sonra 14 Mart 1575 yılında ibadete açılmıştır. Selimiye Camii’nin
yapıldığı şehrin neden olarak Edirne seçildiği bilinmezken, bazı kesimlerce o
zaman İstanbul’un yeni bir camiye ihtiyaç duymadığı ve Osmanlı’nın Rumeli’deki
kalesi olan Edirne’nin 2. Selim Han tarafından çocukluğundan beri çok sevildiği
belirtilmektedir.
Bir tepe
üzerinde bulunan Selimiye'de daha önceki hiçbir camide, ya da antik çağ
mabedinde görülmemiş bir teknik kullanılmıştır. Daha önceki kubbeli yapılarda,
asıl kubbe kademeli yarım kubbelerin üzerinde yükselmesine rağmen, Selimiye
Camii 43.25 metre yüksekliğinde, 31.25 metre çapında, tek
bir kubbe ile örtülmüştür. Kubbe 8 sütuna dayanan bir kasnak üzerine
oturtulmuştur. Kasnak, fil ayaklarına 6 metre genişliğinde kemerlerle bağlıdır.
Sinan, bu şekilde örttüğü iç mekâna verdiği genişlik ve ferahlıkla birlikte
mekânın bir kerede kolayca anlaşılmasını sağlar. Kubbe aynı zamanda camiinin
dış görünüşünün ana hatlarını da belirler. Caminin dört köşesinde bulunan her
biri üç şerefeli 380 santimetre çapındaki minareler 70,89 metre
yüksekliğindedir. Minarelerin âlem dâhil yükseklikleri bazı kaynaklara göre 84,
bazılarına göreyse 85 metredir. Cümle kapısının iki yakınındaki minarelerin
şerefelerine üç ayrı merdivenden çıkılır. Diğer iki minare tek merdivenlidir.
Öndeki iki minarenin taş oymaları çukur, ortadaki minarelerin oymaları ise
kabarıktır. Minarelerin kubbeye yakın olması, camiyi göğe doğru uzanıyormuş
gibi gösterir. Bu caminin en büyük özelliği Edirne'nin her tarafından
görülmesidir
Camii’nin
kuzey, güney ve avluya açılan olmak üzere 3 kapısı vardır. İç avluda bulunan
revlak ve kubbeler, avlunun ortasında bulunan mermerden şadırvan ile beraber
süsleme görevi görmektedir. Dış avluda ise sıbyan mektebi, darül hadis, darül
kura, medrese ve imaret bulunmaktadır. Günümüzde bu medrese müze haline
getirilmiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder