3 Mayıs 2012 Perşembe

SİVAS aşık veysel hayatı




Sivas denince Aşık Veysel diyenlerimiz çoktur sanırım. Aşıkların yavaş yavaş ortadan kaybolmaya başladığı anlarda birden kendini gösteren Aşık Veysel Sivas’ın en meşhur kişiliği olarak karşımıza çıkar. 20. yüzyıl halk şairi ve aşığı olan Aşık Veysel, 1894 yılında dünyaya gelmiştir. Sivas’ın Sivrialan köyünde hayat merhaba diyen Aşık Veysel, yedi yaşlarına kadar her çocuk gibi sağlam ve sağlıklı bir çocuk olarak hayatını sürdürmüştür. Ancak yedi yaşında yakalandığı çiçek hastalığı ile tek gözünü tamamen kaybetmiştir. Hastalıktan sonra Aşık Veysel bir gözü görmesine rağmen annesi beklediği sırada bir ineğin vurması sonucu diğer gözünü de kaybetmiştir.
                                             
Karanlıklara bürünen Aşık Veysel’i bu buhrandan kurtarmak isteyen baba Ahmet Karaca, 10 yaşında Aşık Veysel’in eline sazı vermiş ve saz çalmasını istemiştir. İlk saz dersini Molla Hüseyin’den alan Aşık Veysel, 1933 yılına kadar Pirsultan Abdal, Aşık Kerem, Karacaoğlan, Yunus Emre ve Emrah gibi aşıkların eserlerini dile getirmiştir. Ömrü, zorluklar ve sıkıntılar içerisinde geçen Aşık Veysel, 1933 yılında Sivas Aşıklar Bayramına katılmış ve “Türkiyenin İhyası Hazreti Gazi” şiiriyle dikkat çekmiştir. Köy enstitülerinde öğretmenlik yaptığı sıralarda şiirlerini daha da geliştirmiş. Akabinde bilinen bir aşık olarak hayatına devam etmiştir.

Aşık Veysel 21 Mart 1973 tarihiyle kendi bestelerinden biri olan “Benim Sadık Yarim Kara Topraktır” eserini de düşündüğümüzde sadık yarine kavuşmuştur. Şu anda mezarı Sivas içerisinde bulunmaktadır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder